Enerji içeceklerine kalori bombaları dersek yanlış olmaz.
Kesinlikle bırakılmalı, yerine su tercih edilmeli.
Enerji içecekleri genellikle uyanık kalmayı sağladıkları,
fiziksel ve bilişsel performansı artırdıkları düşüncesiyle tüketilir. Enerji
içeceklerinin temel bileşeni kafeindir. Bu içecekler kafein dışında taurin,
glukoronolakton, bazı B grubu vitaminleri, şeker gibi başka maddeler de
içerebilir.
Kafeinin etkileri vücuda alındıktan yaklaşık 15 dakika sonra
ortaya çıkmaya başlar, 6 saat devam eder. Kafein fosfodiesteraz enziminin
etkinliğini engeller. Hücre içi sinyal iletiminde rolü olan halkalı adenozin
monofosfat (cAMP) maddesinin yıkımı fosfodiesteraz enzimi aracılığıyla
gerçekleştiğinden, kafein hücre içinde cAMP seviyesinin yükselmesine neden
olur. cAMP seviyesindeki değişime bağlı olarak kalp kaslarının kasılma hızı ve
gücü artar. Sonuçta kan basıncı yükselir, beyne ve diğer dokulara daha fazla
oksijen ulaşır.
Enerji içeceklerindeki taurin maddesi ise bir amino asittir.
Kaslarda, kalpte, beyinde ve retinada yüksek oranda bulunur. Mekanizması henüz
tam olarak aydınlatılamamış olsa da taurinin vücutta gerçekleşen temel birçok
biyokimyasal süreçte (örneğin ozmotik basınç, enzim aktivitesi, hücre gelişimi,
sinir iletimi) düzenleyici rolü vardır.
Glukoronolakton vücutta glikozun geçirdiği biyokimyasal
değişimler sırasında oluşan ara ürünlerden biridir. Vücuda alındıktan sonra
hızlı bir şekilde emilir, metabolize edilir ve vücuttan atılır. Bu nedenle
hızlı şekilde enerjiye dönüşen bir kaynak olduğu kabul edilir.
Taurinin ve glukoronolaktonun kafeinle etkileşimi ve bu
maddelerin aşırı tüketiminin etkileri ise tam olarak bilinmiyor.
Enerji içecekleriyle ilgili en önemli endişeler uzun dönemli
ve aşırı kullanımının sağlık üzerindeki olası zararları ve özellikle gelişme
dönemindeki bireyler -çocuklar, ergenler ve genç yetişkinler- üzerindeki
etkileri.
Journal of the American Heart Association dergisinde
yayımlanan ve genç yetişkinler üzerinde gerçekleştirilen bir araştırmada bir
enerji içeceği ile aynı miktarda ancak sadece kafein içeren bir içecek
karşılaştırıldı. Sonuçta enerji içeceği tüketen katılımcılarda kan basıncındaki
artışın daha uzun süre sonra normale döndüğü ve kalp ritmindeki düzensizliğin
sadece kafein içeren içecek tüketen katılımcılara göre yüksek olduğu anlaşıldı.
Ancak enerji içeceklerinin uzun dönemli etkilerinin belirlenebilmesi için daha
fazla araştırmaya ihtiyaç olduğu söylenebilir.